İnsanların kurtarılıp kurtarılmayacaklarını bilmemenin yarattığı şüphe ve belirsizlik duygularıyla sürekli yüzleşmektense cankurtaran filikasından atlayıp boğuldukları görülmüştür.
Endişemizin büyük bir kısmı birey olarak varlığımıza ilişkin önem verdiğimiz değerlerimizin tehdit altına girmesinden kaynaklanıyor.
Halen içinde bulunduğumuz kafa karışıklığı felaketin olduğu kadar geleceğe dair yeni olasılıklarında habercisidir.
Endişenin yapıcı bir şekilde kullanılabilmesi için öncelikle hem bireysel hem toplumsal düzlemde vahim durumumuzu ‘kabullenerek’ onunla yüzleşmemiz gerekir.
Deneyimin niceliği değil ,niteliği onu ‘endişe’ye dönüştürür.
Uzm. Psk. Dan. & Psikoterapist
Ece Özge KARAKUZ