• birincicoguldanismanlik@gmail.com
  • Kartaltepe Mahallesi İncirli Caddesi No:72 Daire:12 Bakırköy/İstanbul
  • +90 501 048 96 18 / +90 543 714 17 10

Yazılar

NIETZCHE İLE TANIŞTIM, AMOR FATİ DİYE FISILDADI



 

07.08.2023

 

NIETZCHE İLE TANIŞTIM, AMOR FATİ DİYE FISILDADI

Amor fati, başımıza gelenlerle ne yapacağımız konusunda yanıttır.

 

Amor Fati, hayatta olan her şey için gayretli bir hayranlık gösterme bilincini barındırıyor içinde. Kaderini sev gibi dilimize çevrilse de. Geçmişe ve geleceğe takılı kalmadan gelişime odaklanmak bir açıdan. Bu günü, bu anı sevmek.

Hepimiz için geçerli olabilecek yıkıcı düşüncelerin birkaç örneği mesela ; “Zengin olabilecek miyim?, Evlenmeli miyim yoksa bekarlık daha mı iyi?” ‘Amor Fati buradan çıkmak, kendi kritiğimizi yapmak ve zihnimizi sessizleştirmeyi anlatıyor. Karşıt bir çok fikre ılımlı yaklaştıkça, değişiklikleri fırsat olarak gördükçe, mutluluğun göreceli olduğunu gördükçe, içinde bulunduğumuz An’ı daha çok fark ederek yaşadıkça AMOR FATİ kavramı daha çok hayatımızda bizi kucaklıyor.

Nietzsche’nin “ebedi tekrarlama” kavramı ile ne anlama geldiğinin çizgileri görülebilir: bir yaşam memnuniyeti duygusu ve onun kabulü ; böylelikle, bütün ayrıntılarıyla birlikte, sonsuza kadar tekrar tekrar yaşayabilir bir hayat.

Nietzche’nin bu kavramı ile ilk tanıştığımda; bu düşünce başımı ellerimin arasına gömmekten, küskünlükten, hayal kırıklığından ve öfkeden çok daha iyi gelmişti bana. Geçmişi düşünmek Öğrenmek ve farkındalığımı arttırmak için iyi geldi. Geçmiş konusu açılınca tahmin edersiniz ki alınan kararların sonucu olarak yaşanan pişmanlıklar, aldığım sorumluluklar, yaşanmışlıklar, yaşanamayanlar ve listeme ekleyebileceğim pek çok mesele gün yüzüne çıktı geçmişin çekmecelerinden bir bir. İşte tamda bu anda amor fati’yi sorguladım, didik didik ettim. Durumlar ne kadar korkunç görünürse görünsün, her zaman içlerinde saklı yeni fırsatlara sahip olduğunu gördüm. Kendilerini üzgün ve kırgın hissetsem bile risk almaya, zorluklarla yüzleşmeye, onlara karşı koymaya hazırlandım. Önümüzden ne kadar çok şey gelip geçti. Bugün, bizim onlar hakkında bildiklerimiz ise çok sınırlı. Bu düşünce her zaman beni derinden etkilemiştir. Her şey gelip geçer ve bir süre sonra unutulur ya da hafifler ve alışılır. Söylemenin aksine yapmak her zaman daha zordur, biliyorum. Ama denemeye devam etmekten, bu düşünceyi içselleştirmeye çalışmaktan zarar gelmez değil mi?

Kendimi hatırlatıyorum, olduğumuz ya da yaptığımız her şey bir olaylar zinciriyle bağlantılıdır. Ve bizim kontrolümüz dışında gelişen pek çok faktörün de etkisi vardır. Kontrol edebileceğimiz şey ise bugün sonuca yönelik olarak aldığımız pozisyondur. Her zaman her olumsuz durumun sorumluluğunu tamamen kendi üzerimize almak iyi bir fikir olmayabilir. Bazı şeylerin kontrolümüz dışında olduğunu, değiştiremeyeceğimizi öğrenmek önemli bir şeydir. Başımıza ne gelirse gelsin onu sevmek ve gelişme düşüncesiyle karşılamak esas kontrol edebileceğimiz şeydir ve bu büyük bir güçtür. Bu bir esneklik ve özgürlük alanı da sağlar. Maruz kaldığımız her türlü acıyı ve olumsuzluğu bizi kabullenme özgürlüğüne davet eder. Nietzsche bunu teslimiyetçilik anlamında değil, evrensel döngüsellik kuramını açıklamada kullanır. İnsanın yeniden hayata gelseydi tüm acı ve sıkıntılarına rağmen yine aynı hayatı seçmek istemesi tam da üst-insana yaraşır bir eylem olacak ve Amor Fati kavramını özümseyen birey olumsuz bir yaşamı hem önce hem şimdi tamamen olumlayacak ve Nietzsche’nin deyimiyle yaşamı evetleyecektir.

Seçemediğimiz hayatın ve tercihlerin ukdesi ve pişmanlığı içimizde kalacağına, elimizdekini daha nitelikli yaşamaya cesaret etmek tam da Nietszche’lik bir davranış. Amor fati, başımıza gelenlerle ne yapacağımız konusunda yanıttır. Hayatımızı anlamlandırma ve hayatı kabullenme cesareti dilerim.


Yazan : Ece Özge Karakuz

Yazılar